2012 yılında demokratikleşme sürecinde Diyarbakır’da Devlet-Millet el ele gönül gönüle çalışmasını yürütürken 3. Oto Sanayi’yi gezdiğimde esnaflarımızın çok dertli ve karamsar olduklarını gözlemlemiştim. Sanayiyi gezdiren dernek yönetimine direk tespitlerim doğrultusunda soruları sormaya başladım.
“O kadar yetenekli zanaatkarlar görmeme rağmen fiziki şartları bu halde olan yere, araç sahipleri araçlarını neden teslim etsinler?” dedim. "Haklısınız, zaten çoğu araç sahibi araçlarını Gaziantep’e götürüyor." cevabını aldım.
“Bu koşullarda kalifiye usta, çırak tutabiliyor musunuz?” diye sorduğumda cevap netti "Ustalarımız dursa bile çırak zapt edemiyoruz. Her 10 çocuktan 2’sini kandırıp dağa götürüyorlar. Burası adeta terörün mutfağına insan kazandırıyor." cevabı yüreğime hançer misali girmişti.
Bu durum böyle sürmemeliydi. Terörle mücadelede en etkin yol gönüllere dokunmak, Devletin şefkatli yüzüyle Milletin kaynaşmasını sağlamak, Sosyal Devlet kapsamında çaresizlerin çaresi olmaya çalışmaktı
“Belediye yeniden yapılanmanız için izin vermiyor mu?” diye sorduğumda aldığım cevap bir kez daha gönlümü incitti; "Bırakın izini, elimizdeki araziye çökmenin yolunu arıyorlar."
Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın dönem dönem ısrarla ifade ettiği "Kim ki bu kutsal vatan için taş üstüne taş koyacak, hayırlarda yarışacak, Milletine faydalı hizmetler yapacaksa başımızın üstünde yeri var." sözünün gereğini yapmak hasıl olmuştu.
Kendilerine “Birkaç gün sanayide çalışma yapalım, burayı sosyal proje kapsamında daha makul bir yere taşıtalım.” dediğimde cevapları çok açık olmuştu; “Başkanım bizi umutlandırma, hayaller kurup hüsrana uğramayalım." demişlerdi.
“Arkadaşlar Başkanımızın çeyrek asırlık dava eriyim. Sizden ricam, bana destek olun. Bu siteyi sosyal proje kapsamında ele alacak şekilde sunum hazırlayalım. Emin olun Cumhurbaşkanımızın desteğini arkanızda, yanınızda, her yerde hissedeceksiniz. Yeter ki inanın, inanmak başlamanın en önemli adımıdır.” dedim.
Alın teri ve emekle ekmeğini kazanan, ekonomiye katkı sağlayan, istihdamda süreklilik oluşturan elleri nasırlı binlerce zanaatkarımızın gönlüne huzur vermek, BAŞKAN ımizin manevi alemi için en büyük zenginlikti
Zorlu ve meşakkatli süreçler ile yoğun toplantılar yaparak projenin kabul görmesi noktasında çalışmalara başladık.
Projenin rant değil, ihtiyaç projesi olduğunu kooperatif üyelerine, kamunun değerli temsilcilerine doğru anlatılması, sunulması konusunda gerekli olan bütün çalışmaları tamamladık. Avam projeleri bütün teknik yeterlilikleriyle çizdirdik. Her şey en hassas ayrıntılarıyla hazırlanmış, yetkililere sadece onay kalmıştı.
Başkanımızın 3.Oto sanayideki çalışma koşullarının zorluğundan terör unsurlarının faydalandığını bilmesi bile projenin hayata geçirilmesi için tek başına yeterliydi fakat yine de çalışmalarımızı titizlikle sürdürdük. Kurumsallaşmanın önemini, istihdamda sürekliliği, imalatta verimliliği, fiziki şartlarda yeterliliği ne kadar önemsediğini biliyordum
Bu tür yapılaşmaların maliyetini, kaybolan değerlerin karşısında çok ucuz görebileceğine inanıyordum.
Artık ptojenin arkasında Başkanımızın durabileceği anlayışına iyice inanmışlardı. Meselenin sadece iyi bir sanayi sitesi yapmak olmadığını, ekonomiye, sosyal barışa katkı sağlamak, toplumsal dayanışmayı gayretle sürdürmek olduğunu anlatmak yeterliydi.
Üretimde verimliliği, tüketimde gerekliliğine inananların 4. Oto Sanayi’nin hayata geçirilmesi için gereğini yapma sorumluluğunu taşıyacaklarından şüphem yoktu.
Başkanımızın Yeniden Büyük Türkiye realitesini hayata geçirecek önemli adımlarından birinin ekonomiye katma değer sağlayan işletmelerin fiziki şartlarını iyileştirmek olduğuna inandığını biliyordum.
Konunun yapılanmasının istismara kapalı olması, zanaatkarlarımızın kendilerini güvende hissetmesi için devletimizin güvencesi ile TOKİ’nin siteyi yapması gerekliydi, istenilen oldu. SOSYAL PROJE kapsamında TOKİ, kooperatif yönetimi ile gerekli sözleşmeleri yaptı.
Süreç, Kooperatif Başkanı ve Yönetim kurulu üyelerinin üstün ve zahmetle süren gayretleriyle başlamıştı. Dönem dönem gidişatta sıkıntılar olmasına rağmen projenin en büyük destekçisinin devletin başı, milletin başkanı olduğu gerçeği aksaklıkları hızla gideriyordu.
Nihayet mutlu başlangıç sağlandı. 08.07.2021 günü Avrupa'daki bir çok ülkede olmayan çok maksatlı Diyarbakır 4. Oto Sanayi Sitesi’nin açılışı gerçekleşti. En önemlisi, Devlet-Millet el ele gönül gönüle temellerinin en güçlülerinden biri daha atıldı.
Açılışa bizzat dernek Başkanımız tarafından davet edildim, mazeretimden dolayı katılamadım. Siyasi hayatım boyunca talip olduğum makama yine sahip oldum. Zanaatkarlarımızın DUA 'larında buluştum.
Söylemlerime güvenip azimle ve kararlılıkla inançlarından vazgeçmeyen Kooperatif Başkanım Muhsin Erdoğmuş ve Yönetim Kurulu Üyesi değerli arkadaşlarım. Süreci devam ettiren TOKİ idaresinin değerli temsilcileri, Kamu idaresinin degerli yöneticileri, gayretleriniz daim olsun inşallah.
Saygıdeğer Cumhurbaşkanımız;
Günlük asgari 20.000 kişilik sirkülasyonun olacağı 507.000 m2’lik araziye Diyarbakır 4.Oto Sanayiini TOKİ’ye inşa ettirerek;
810 adet işyerini, konferans salonu, Camii,
16 derslik mesleki eğitim merkezini,
5 adet restoran ve sosyal donatı alanlarını, idare binası, sağlık ocağı, eczane, PTT ve bankaları teşkil eden Avrupa’nın en maksatlı sosyal projesini en alt maliyetler uzun vadelerle yapımını sağlayarak zanaatkarlarımızın gönlüne huzur vererek, bizzat açılışını gerçekleştirdiniz.
Devletin Sosyal Devlet olmasının gereklerinden olan bir projeyi daha neticelendirdiniz. Rabbim muvaffakiyetlerinizi daim eylesin. Her türlü kötüden ve kötülükten cümlemizi korusun inşallah.