DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Giriş Tarihi : 23-08-2022 14:14

VİCDANININ ESİRİ OLMAK...

Bugünlerde özgürlüklerin kısıtlandığını,  demokrasinin olmadığını, Cumhuriyetin ötelendiğini iddia eden sesler çoğaltılmaya çalışılıyor.
Bir birey, bir insan olarak  acaba nerede hata yapılıyor? Yüksek tondan haykıran, sosyal medyalardan savurulan bu sesler  güzel yurdumun insanlarından geliyor. Yani vatandaşlık bağımız olan, yurttaşlık hukukumuz olan, ortak geleneklerimiz, ortak değerlerimiz, ortak kültürlerimiz olan belkide özelde  kıymetlilerimiz olanlar haykırıyor. Ülke yönetiminin tarzını, ekonomisinin işleyişini, sosyal ve toplumsal olaylar karşısındaki tavrını, kültürel ilişkilerdeki davranışlarını, komşularla ilişkilerini eleştiriyorlar. Daha üst telden demokrasi, özgürlük, insan hakları noktasından dem vuruyorlar. İktidarın kendi gönüllerinde yer bulacak, icraatı bir duruşu olunca nasıl çark edeceklerini şaşırıyorlar. CUMHURUN BAŞI cuma günü müjdem var dediğinde sosyal medya çalkalandı, yorumlar ve tahminler adeta arşa ulaştı. İşte burada pandomim yapanlar bile konuştu, bir kaç tane marjinal, ideoljik beklenti dışında olumsuz bir tek tahmin yapılmadı. Doğalgaz diyenler, petrol diyenler, aşı diyenler, savunma silahları diyenlerle ortalık adeta tahmincilerle coştu. Ve herkes tek konuda mutabık kaldı; gelişime, ilime, bilime dayalı buluş bekledi.

YYW0Yt

Muhalefet dahil hiç kimse şunu beklemedi; 40 yaş üstündekiler iyi bilir, 70'li 80'li 90 'lı yılların sonuna kadarki dönemlerde yöneticiler müjdemiz var dediği zaman, IMF’den borç para bulunacak, maaşlar ödenecek, grevler bitecek, batık bankaların mağdur ettiği vatandaşların parası taksitle de olsa ödenecek. 
İşte o günlerde bu duygularla hüsrana uğrayan vatandaşlarımızın belli bir kesiminin müjde kavramı karşısında gerçekleri tahmin etmelerine rağmen,  vicdanlarının  kabul etmek zorunda kalmasını dilleriyle ikrar edememeleri sanıyorum benim gibi yüreğinde insan sevgisi taşıyan, yaratılanı Yaratan’dan dolayı seven herkesi çok üzüyor. 

Kardeşlerimizin içine düştükleri bu ikilemden dolayı içimiz sızlıyor.
Çünkü Allah’ın emirlerine inananlar gibi ortak değerlerde düşünen geçmişin yurtseverleri de çok iyi biliyordu ki insanın kapatılacağı en büyük hapishane VİCDANIDIR. Vicdanına hapsolmuş insanın gülüşünde acı, yürüyüşünde  korku, konuşmasında kaygı, dolaylı olarak hayatında sürekli umutsuzluk vardır bu  acı bir durumdur.

Bizlere de bu durumda büyük görevler düşmektedir, gerçeklerle yüzleşmek ve gerçekleri kabullenmek konusunda ikilem yaşayanların hali bir nevi zaafiyettir. Çözümü kendinle barışık VİCDANEN HÜR,  AKLI SELİM düşünen insanlara düşer.

Bunun içinde SABIRLI OLMAK, METANETLİ DAVRANMAK gerekir. Bu fedakarlığı yapmak Vatan, Bayrak, Devlet, Millet ülküsünde yaşayan herkesin üzerinde mecburiyettir. Bizi bize düşürmek isteyenlere inatla, vicdanına hapsolmuş  kardeşlerimizi öze döndürmek için herkesin gayretli olması gerekir. Bu halde davranmak yurttaşlık, vatandaşlık görevimizdir. 

Bu vesile ile Malazgirt zaferimiz, 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun.

İlimde, bilimde, teknolojide, eğitimde,  sağlıkta, savunmada, sosyal Devlette, Tam Bağımsız Büyük Türkiye olma yolunda sözde değil özde gayret gösteren, her alanda başarılı olma ülküsünde durmadan, “of” demeden çalışıp azimle hedefe yürüyen atalarımızın ruhlarını şad edenlerimizin muaffakiyetleri daim olsun. Sayıları artarak KUTLU YOLCULUK devam etsin inşallah.
Bahaddin Özbuğutu

NELER SÖYLENDİ?
@
NAMAZ VAKİTLERİ
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt