DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Bahaddin Özbuğutu
Bahaddin Özbuğutu
Giriş Tarihi : 21-05-2023 14:50

BİZ BÖYLE BİLMİYORDUK..!

2009 - 2014 yılları arasında demokratikleşme süreci ile ilgili Devlet, Millet el ele, hep birlikte, gönül gönüle "Tam Bağımsız Güçlü TÜRKİYE" yolunda çalışmalar yapmak üzere Diyarbakır'da görevlendirilmiştim. 
 
Sanıyorum 2013 yıllarıydı. Çınar ilçe merkezine uzakta 150 kişinin katılımcı olduğu bir evde sohbetimize başlatmıştık. Konuşmamı tamamladıktan sonra soru cevap faslına geçtik. 
 
Konuşmam boyunca yüz ifadelerinden anladığım kadarıyla ilk tepkiyi alacağımı düşündüğüm 25'li yaşlarda, 1.90 boylarında olduğunu tahmin ettiğim genç söz almıştı. 
 
"Sizin bu anlattıklarınız, T.C' nin bölge insanına yaptığı zulmü örtmeye yetmez." demişti. 
 
Ben hemen refleks göstererek kendini tanıtmasını istemiştim, kendisinin bölgenin gençlik komitesi başkanı olduğunu söyleyince ayağa kalkmıştım, hele bir gel tokalaşalım tanışmak sünnettendir demiştim.
 
Ani davranışım karşısında ayağa kalkan gencin stresli modu düşmüştü oturduğumuz büyük odanın ortasında buluştuk, elimi uzattım tokalaşıp sarıldım. 
 
"Ne güzel bir buluşma, ne güzel tevafuk." dedim. Medeni cesaretinden dolayı teşekkür ettim. Sorusunu tekrar sormasını istedim. 
 
Yargısız infazlar, işkenceler, ana dilde konuşma engelleri dahil geçmişin bütün çirkinliklerinden bahsetti. 
 
Ben söze başladım öncelikle bunları bizlerin yaptığını düşünmene rağmen misafirperverlikteki güzelliğinizi bozmayıp konuşmamı sonuna kadar sabırla dinlemesinden dolayı teşekkür etmiştim. 
 
"Bahsettiğin konular AK PARTİ iktidarı Recep Tayyip Erdoğan Başkanlığında mı oldu? Yoksa geçmişin çirkinliklerinin hesabını bize mi soruyorsun? Ayrıca Başkanımız DEVLET adına geçmişin çirkinliklerini ayaklarımız altına aldık, halkımızdan özür diliyoruz demedi mi?"
 
Cevap gecikmedi, 

"DEDİ..."
 
"O halde ayaklarımızın altına aldığımız kötü günlerin hesabını bize sormak, mertliğine, insanlığına, Müslümanlığına inandığımız sizlere yakışır mı?"
 
Genç çok şaşkınlık geçiriyordu, yanında sadece Çınar İlçe Başkanı olan biriyle gelmiş, gecenin geç saatlerine kadar duran, Recep Tayyip Erdoğan'ın 20 yıllık dava arkadaşı olduğunu ifade eden biri açıkça konuşuyordu.

Sohbet sırasında sürekli yakamdaki AY YILDIZLI BAYRAK olan rozetime gözü kayıyordu.
 
"Bak genç kardeşim." dedim. "Yakamdaki rozete bakıyorsun, ben Kafkas Türkü'yüm benimde kafamda Atalarımdan olan Bayrak var, belli ki senin de kafanda var. Şimdi sana bu BAYRAK nasıl olmuş anlatayım..."
 
"Edirne şehitliğine gidersen girişte bir yazı görürsün BU VATAN TOPRAĞIN KARA BAĞRINDA SIRA DAĞLAR GİBİ DURANLARINDIR yazar."
 

"Şehitliğe girdiğinde vatanın sahipleri olan şehitlerimizin isimlerini okursun. Balkanlardan Kafkaslara, Karadeniz'den Güneydoğuya, Marmara'dan Doğuya, Akdeniz'den Ege'ye, emperyalizme karşı omuz omuza savaşmış kahramanlar vardır."
 
"Çanakkale'de şehit olmuş Dedelerimizin  birbirine karışmış kanlarını temsil eden al renk üstüne  ile hilal yıldız doğmuş "AY YILDIZLI BAYRAK" olmuş. Şimdi şöyle bakalım senin benim kafamdaki mi daha kıymetli Yoksa kanları birbirine karışmış Dedelerimizi,  Beş Köşeli yıldızı ile İslam'ın beş şartını, Hilal ile İslami temsil eden BAYRAK mı önemli...?
 
Cevap çok ani ve çabuk geldi.
 
BİZ BÖYLE BİLMİYORDUK

Sohbetimiz sonlanmış yola çıkacaktık. Aynı kardeşimiz İlçe Başkanımızın kulağına şu sözleri söylemişti. 
 
"Başkanım İlçe merkezine kadar size eşlik edebilir miyim?"
 
Belli ki bizi güvenlik içinde götürmeye karar vermişti.
 
Ne demişler İnsan bilmediğine düşman, görmediğine yabancıdır

Bu Vatanın her bir karış toprağında yaşayan her can bizim parçamızdır. 
 
Irkçı, Faşist, Ayrılıkçı terör örgütü PKK ve uluslararası destekçileri olan EMPERYALİZMİN oyunlarını bozmak için gece gündüz demeden çalışmak, ötekileştirici dil kullanmadan, kardeşlik hukukumuzu koruyarak gönüllere dokunmak şiarımız olmalıdır. 

Yirmi sekiz mayısta İSTİKRAR ın devamını engellemek , kardeşlik hukukumuzu bozmak , ülkemizi bölüp , parçalayıp , yönetmek arzusunda olanların heveslerini kursaklarında bırakmak,   insanım diyen insanlığını bilen herkesin  asli  görevi sayılmalıdır.

NELER SÖYLENDİ?
@
NAMAZ VAKİTLERİ
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt