Yıl 2002 AK PARTİ iktidarının ilk ayları, BAŞKAN ımızın Üskudar' daki ofisine oğlum Taha' yla gitmiştim. İstidhamı teşvik, kentsel dönüşüm üzerinde çalışmalarım vardı, anlatmam gerekiyordu. Yoğun tempo içindeydi oldukça yorgun görünüyordu. İfadelerimi kısa ve öz tutup zamanı israf etmemek adına acele ediyordum. Hassasiyetimi anlamıştı. "Bahaddin rahat ol ,düşüncelerini detaylıca anlat " diyerek cesaret vermişti. Konuşmam sürdükçe düşüncelerimi paylaşma cesaretim daha artmıştı. Söylediklerim onlarca akademisyenin sunduğu, kendisinin bilgi dagarcıgında olan projelerinin yanında çok daha önemsiz olabilirdi. Önemsediği ise Ülkemizin vefakar, cefakar insanlarına sosyal devlet kapsamında hizmet yapma gayretine katkı sunmanın heyecanı içinde olmamdı.
Bu durum LİDER lik anlayışında dava arkadaşlarından beklediği en saygın hallerden biriydi.
Ülkemizin Tam bağımsızlığı için kat edeceği zahmetli süreçleri anlatırken kendisine bir konuyu arzetmistim. "Başkanım bir vakıf kursak , bu vakfın amacı IMF' e olan borcumuzun bir an önce bitmesi için yardım toplama amaclı olsa ne dersiniz. Zira Büyük Millet size çok güveniyor, inaniyorum ki herkes karınca kararınca yardım eder ve Milletimizin gücüyle, Allahın izniyle bu borcumuzu hızla kapatırız" Sözlerim üzerine yorgun görünen yüzü bir anda duygusal hâle , hüzünlü bir tebessüme dönüştü.
Sandalyesine yaslandı bana tarihi cevabı verdi.
Bahaddinim biz henüz iktidarız muktedir değil Şu anda bu borçları kimseye el açmadan 6 ayda ödeyecek imkanlara sahibiz Ülkemiz içimizdeki hainler dışımızdaki zalimlere kuşatılmış durumda Güçlenmeye başladığımızı, Oyunlarını başlarına çevireceğimizi hissettikleri andan itibaren her türlü kaosu yaratırlar. Unutma KURT' un dısardan uluyanı değil, içerden yiyeni tehlikelidir İnşallah günü ve zamanı geldikçe büyük Milletimizin üzerindeki yükleri tek tek kaldıracağız , Dünya da huzur ve barışı sağlayacağız.
Aradan geçen yıllardan sonra zaman BAŞKAN' ımızı haklı çıkarmıştı. IMF borcumuz bittikten bir hafta sonra gezi olayları başlamıştı.
Ortadogu, Balkanlar, Kafkaslar, Afrika'da edindiğimiz kalıcı dostluklarımızı ilişkilerimizi, ticari faaliyetlerimizi gözlemleyen emperyalist ülkelerin rahatsızlıkları açıkça belirginlesmisti. Muhtıralar, Darbe girişimleri, algı faaliyetleri başarısızlıkla neticeleniyordu. Çırpınışları beyhudeydi , Artık MİLLİ İRADE nin savunucusu LİYAKAT, SADAKAT , EHLIYET li kadrolar Devlet yönetiminde vardı.
Hükumet sadece iktidar değildi, kurumları, Başkanı HALKI ile Muktedirdi
HAMDOLSUN...